Öğrenci Kız (Osamu Dazai) | Kitap Yorumu

Yazar: Osamu Dazai, Çevirmen: İrem Akçay,
Yayınevi: İthaki Yayınları

Kitaba da ismini veren olayların anlatıcısı, hakkında pek fazla bilgi sahibi olmadığımız öğrenci bir genç kız. Kitap boyunca bu karakterin sabah uyandığı andan gece uyuduğu ana kadarki bir gününde yaşadıklarını ve zihninden geçen düşünceleri okuyoruz. Anlattıklarından yola çıkarak kendisinin ergenlik çağında olduğunu söylemek mümkün. Babasının ölümünün üstünden fazla zaman geçmediğini ve babasının yokluğunun hissettirdiği burukluğu karakterin hızla değişen düşüncelerinin arasında görüyoruz. Bu hızlı düşünce akışı ile karakterin yaşamı hakkında kısıtlı da olsa bilgi sahibi oluyoruz. 

Kitap için novella (uzun öykü) tanımlamasını yapabiliriz. Kitap altmış sayfalık kısa bir kitap. Bu altmış sayfanın son beş sayfasında ise Mythili G. Rao isimli bir yazarın kaleme aldığı kısa bir inceleme bulunuyor. Kitap kısa olmasına karşın karakterin düşünceleri o denli hızlı akıyor ki, bu düşüncelerin karakterde oluşturduğu duygusal çalkantılar bir noktadan sonra kitabın okurunu da bir geminin içinde deniz tutmasına yakalanmışçasına bocalatıyor. 

Yazarın kendi yaşamına baktığımızda toplumla çatışan bir kişilik görüyoruz. Toplumda itibar sahibi olan bir aileden gelmesine rağmen, ailesinden kopuk bir yaşam sürerek toplum tarafından onaylanmayacak eylemlerle yaşamını sürdürüyor. Ölümüne sebep olacak 1948 yılındaki intiharına kadar pek çok kez intihar girişiminde bulunuyor. Hatta öyle ki, kimi zaman tamamiyle şans eseri hayatta kaldığını görüyoruz. Bu çalkantılı ruh hali eserlerindeki karakterlerinde de hayat bularak adeta kanlı canlı bir şekilde varlık kazanıyor. 

Öğrenci kızın ana karakteri, yazarın kendi düşünce dünyasından parçalar taşıdığını düşündüğüm ve büyümenin getirdiği kimlik arayışının hüzünlü bir mizaçla birleştiği bir karakterdi. İlgisini çekenlere bu kısa ama yoğun kitabı öneriyorum. 

Kitaplarla kalın.

(06.01.23)


ALINTILAR

"Sanki bir kutuyu açınca içinde küçük bir kutu varmış, o küçük kutuyu açınca içinde daha da küçük bir kutu, onu da açınca yine, yine daha küçük bir kutu, o kutuyu açınca küçük bir kutu daha... sonra bu şekilde yedi, sekiz... Açtıkça sonunda nihayet zar kadar küçük bir kutu çıkmış ve onu da açınca hiçbir şey yokmuş, bomboşmuş gibi bir his." (Sayfa 7)


"Belki de artık gözyaşı olmayan bir kız oldum." (Sayfa 11)


"Doğru umut ve doğru arzulara sahip olmadığımız için azarlanıyoruz, peki ama doğru idealin peşinden koşsak, bu insanlar bize destek olup rehberlik edecekler mi acaba?" (Sayfa 20)


"Büyüdükçe ürkek biri oldum. Elbise dikerken insanların ne diyeceğini düşünmeye başladım. Kendi kişiliğim gibi olan bir şeyi gerçekten gizlice seviyorum, sevmeye devam etmek istiyorum ama tamamen kendime ait bir şey olarak somutlaştırmaya korkuyorum." (Sayfa 21)


''Amaçsızca çiçeklere bakarken insanların da gerçekten iyi tarafları olduğunu düşündüm. Çiçeklerin güzelliğini keşfeden de, çiçekleri seven de insanlardı sonuçta.'' (Sayfa 25)


"Güzelce yaşamak istiyorum." (Sayfa 31)


"Aynaya baktığımda yüzüm şaşırtıcı derecede canlı ve parlak görünüyordu. Yabancı birine aitti sanki. Yüzüm üzüntü, acı gibi duygularımla hiçbir ilgisi yokmuş gibi kendi başına özgürce yaşıyordu." (Sayfa 33)


"Gözlerim çok güzel. Işıl ışıl ve berrak. Güzel akşam gökyüzüne uzun süre baktığım için mi bu kadar hoş gözlerim var acaba?" (Sayfa 34)


"Neden acı çekiyorum, endişeleniyorum, yalnız hissediyorum, üzgünüm falan diyorum acaba? Her şeyi açıkça söylesem ölür müyüm sanki? Hissettiklerimi çok iyi biliyorum ama onları tanımlayacak tek bir isim, sıfat söyleyemiyorum. Sadece kaygılanıp duruyorum, en sonunda da öfkeden kudurup gözüm dönüyor." (Sayfa 48)


"Çocuk Kalbi'ni her okuduğumda, küçükken okuduğum zaman hissettiklerimle aynı şeyleri hissedip benim kalbimin de masum ve temiz olacağı hissine kapılıyor ve çok güzel diye düşünüyorum ama sesli okumakla içinden okumak öyle farklı ki şaşkınlık geçiriyorum." (Sayfa 49)


"Yarın yine aynı olacak. Mutluluk asla gelmeyecek. Bunu biliyorum. Ama bir gün mutlaka gelecek, yarın sabah gelecek diye inanarak uyumak daha iyi değil mi?" (Sayfa 52)


"Mutluluk bir gün geriden gelir." (Sayfa 52)



Not: Bu kitap yorumu yazısı reklam değildir, kitap önerisidir.



12 yorum:

  1. Yazarın kitapları çok popüler. Geçmişte intihar eden pek çok başarılı yazar var. Belki ruhsal bunalımları bu kadar iyi yazabilmelerini sağlıyor. Sanırım hayata bambaşka pencereden bakıyorlar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet ruhsal bunalım bir yana, bu yazarda başka başka durumlar da var. Afedersin biraz manyakmış da rahmetli. Kendi intihar ettiği yetmiyor, o an birlikte olduğu kadınları da peşinden sürüklüyormuş. Kadınlar ölüyormuş, adam sağ. Artık bilerek yaptığına inanmak istemiyorum ama ilginç. Öte yandan kendi de bin kere ölmeyi denemiş birisi. Ya tutarsa diye deniyordu sanırım, en sonunda tuttu. Yazarlığıysa başarılı gerçekten. Biraz bu manyaklığının etkisi de yazdıklarına vurmuş ama iyi anlamda vurmuş. Coşkun yazıyor.

      Sil
  2. Osamu Dazai'den İnsanlığımı Yitirirken'i okumuştum. Öğrenci Kız da onungibi karanlık, depresif bir kitap sanırım. Halı hazırda ruh halim bunalıma girmeye çok müsait olduğundan kitap okurken moralimi daha yüksek tutacak en azından düşürmeyecek konular seçmeye çalışırım. Muhtemelen benim okumayacagim bir kitap olur ama bu kitaba bayılacak bir arkadaşım var ona hediye alabilirim:) Kitap hakkında bilgi sahibi olmak güzeldi, teşekkürler<3

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de ilk onu okumuştum, bunu ikinci. İnsanlığımı Yitirirken'i de belki yeniden yorumlarım. Yani yorumumu yeniden paylaşırım. 2020 sonrası okuduğum ve güzel yorumladığımı düşündüklerimi arşiv olması açısından (ki zaten okunmuyor) yeniden paylaşıyorum. İnsanlığımı Yitirirken'de otobiyografik özellikler daha açık verilmişti, bunda daha örtülü. Evet uygun ruh hali önemli. Teşekkür ederim yorumun ve ziyaretin için :)

      Sil
  3. Bu japon-Kore-Çin yazarlarında bana geçmeyen bir şey var. Belki çevirilerden dolayıda olabilir ya da millet olarak biz sıcak kanlıyız onlar daha içine kapanık daha izole yaşamayı sevdikleri içinde olabilir.. ama kesinlikle okuduğumda havada kalan bir şeyler oluyor bana çok geçmiyor kitaplar…

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet çeviri faktörü de pek tabi etkilidir ama bu milletler soğuk yazıyor. Belki ondan öyle geliyordur. Kültürleri farklı diye mi bilmem o farklı havayı hissetmemek mümkün değil yazdıklarında. Ama ben en çok bu farklılığı ve açıkçası ''soğukluğu'' seviyorum. Ama tabi herkese hitap etmemesi çok çok olası. Yazdıklarının sonu ucu açık biter bir de evet. Genelde hayatın içinden bir anı yazar gibi yazıyorlar. Bir dönem baya bu ülkelerin kitaplarına takmıştım, baya fikir edindim.

      Sil
  4. Ben özellikle karakterin kendiyle olan mücadelesini ve topluma karşı hissettiği çelişkileri çok etkileyici buldum. Dazai, basit bir öğrenci hikayesinin içine insan psikolojisinin inceliklerini öyle bir şekilde serpiştiriyor ki, kitap bir anda sıradan bir okul hikayesinden öteye geçiyor ve adeta bir iç hesaplaşmaya dönüşüyor.

    Ayrıca Dazai’nin üslubu öyle samimi ki, sanki kitap boyunca yanınızda oturup size her şeyi kendi ağzından anlatıyor gibi hissediyorsunuz. Kitabı bitirdiğinizde karakterin yaşadıkları, düşünceleri ve duygusal iniş çıkışları hâlâ aklınızda kalıyor. Ben okurken hem düşündüm hem de bazen gülümsedim; çünkü gençliğin karmaşasını ve insanın kendiyle olan savaşını bu kadar gerçekçi görmek gerçekten nadir bir deneyim.1000kitap hesabım Ercan_16

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok doğru noktalara değinmişsiniz. Güzel bir yorumdu, size katılıyorum.

      Sil
  5. Ben bu kitabı çok sevdim. O yazdığın satırları ben de çok sevdim :) Dili ve de kısacık olmasına rağmen hissettirdiği şeylerle bana çok iyi gelen bir kitaptı. İnsanlığımı yitirirken kitabını henüz okumadım ama bu kitaptan sonra okumak isterim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet kısa ve yalın anlatımlı bir kitap olmasına rağmen derin bir kitaptı bence de. Zaten bu etkileyiciliğinin en çok da yazarın yalın anlatımından kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Aynı zamanda yazdıkları yapı bakımından ne kadar yalınsa, içeriği bir o kadar coşkulu.

      Sil
  6. en sevdiğim dazai kitabı bu. beş altı tane okudum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben bu kitapla birlikte doğru hatırlıyorsam üç tane okudum. Şimdilik benim de favorim bu.

      Sil

Popüler Yayınlar