![]() |
Yazar: Eleanor Coerr, Çevirmen: Zuhal Yeke, Yayınevi: Beyaz Balina Yayınları |
''Budist rahiplerle belediye başkanının yaptığı konuşmanın ardından, yüzlerce beyaz güvercin kafeslerinden salındı. Kuşlar, çarpık ve hasarlı bir yapı olan Atom Bombası Kubbesi'nin çevresinde uçuştular. Sadako'ya göre bu güvercinler, ölen insanların göğe doğru yükselen ruhlarına benziyorlardı.''
Kitap gerçek bir yaşam öyküsüne dayanıyor. Sadako 1943-1955 yılları arasında Japonya'da yaşamış bir kız çocuğu. Japonya'nın 2. Dünya Savaşı'nın ardından aldığı hasarı onarmaya çalıştığı bir dönemde dünyaya gelmiş bir çocuk. Bu hasarlardan birisi de bombanın yaydığı radyasyon. Radyasyon nedeniyle kanser sık görülen bir hastalık. Hatta halk lösemiye bomba hastalığı adını takmış.
Sadako okulunun atletizm takımının en başarılı koşucusu. Ancak bir gün lösemiye yakalandığını öğreniyor. En yakın arkadaşı olan Şizuko ona kağıttan bir turna kuşu hediye ediyor. Bir Japon inanışına göre hasta birisi kağıtlardan origami ile bin tane turna kuşu yaparsa sağlığına kavuşurmuş. Sadako da her gün kararlılık ve umutla turna kuşlarını yapıyor. Kitapta Sadako'nun yaşadıkları üzerinden Hiroşima'ya atılan bombanın Japon halkı üzerindeki etkilerini okuyoruz.
Savaş teması zaten başlı başına beni etkiliyor ama bu kitapta da olduğu gibi çocukların yaşadıklarına dair bir şeyler okumak beni sarsıyor. Kitap ince bir kitap olsa da savaşın etkilerini ve Sadako'nun hislerini okuruna geçirebildiğini düşünüyorum.
(24.09.22)
Not: Bu kitap yorumu yazısı reklam değildir, kitap önerisidir.
İnsanların acımasızlığını her dönemde görmek mümkün. Nasıl bu kadar iğrençleşebiliyorlar bilmiyorum. Binlerce kişiyi kendi keyifleri için öldürürken kendilerinin hiç ölmeyeceğini sanıyorlar galiba.
YanıtlaSilSavaşın olumsuz etkileri çocuklar üzerinde daha fazla oluyor. Oysa her çocuk temiz kalbiyle dünyayı değiştirebilecek potansiyele sahip.
Evet gerçekten çok üzücü ve bunun yanı sıra sinir bozucu. Savaşla ilgili her şey hassas konular ama özellikle de savaş ve çocuk ikilisi asla yan yana bile gelmemeli...
SilSadako’yu arkadaşımın kitaplığında görüp okumuştum. Bir çırpıda bitmişti çok etkilemişti beni o zamanlar. Ellerinize sağlık: Kağıttan turnanız da çok şirin olmuş. :) <3
YanıtlaSilTeşekkür ederim. Turnayı bitirdiğimde sevindiğimi hatırlıyorum. El becerim iyi değildir ama video izleyerek yapmaya çalışmıştım. Biraz işi kıvırmışım sanki :) Evet kısacık ve anlatımı basit bir kitap ama içeriği düşündürücü.
SilHikayeyi duymuştum ama kitabı okumadım.
YanıtlaSilGerçek bir hikaye olduğu için bilindik evet, duymuş olmanız olası. Kitabı da yalın ama etkiliydi. Tabi okuyalı üç yıl olmuş detaylarına kadar anımsamıyorum ama küçük kızın hissettiklerinden çok etkilendiğim aklımda.
Silyıllar önce önce pembeseverde görüp okumuştum bunu :) haliyle en sevdiklerim arasında :) ösym silgileri çok popüler herkes kullanır onları halen :)
YanıtlaSilEvet kullanıyorum, verdiğim para silgiye kaleme gitti işte :) Buna kpss demişim ama ales de olabilir valla. Çok sınavlara girdim hepsi dediğim gibi silgiye gitti gibi hissediyorum :)) Kitap da benim için tüm zamanların favorisi olmasa da, hadi okuduğum yılı göz önünde bulundurunca favorim diye kategorileştirdim ben de.
Sil